Ocak aynın başında bir seminer için bir
haftalığına Oslo’daydık. Böylece hayatımda ilk defa bu kadar kuzeye gitmiş
oldum. Eee haliyle Oslo’dayken pek çok şehir ve ülke de güneyde kalıverdi
birden. Mesela hiç Danimarka’yı güneyde bir ülke olarak düşünmemiştim, ya da
Londra’nın Toronto’nun, Quebec’in bulunduğumuz yerden güneyde kalması oldukça
garipti. En azından bakışaçısı açısından :)
Sanıyorum Oslo’ya en depresif zamanlardan
birinde gittik. Tabii bunu gün içerisindeki gündüz/gece dengesine ithafen
söylüyorum. Hava sabah 9’dan önce aydınlanmaya başlamıyor, 14:30 - 15:00’de de kararmaya
başlıyor ve en geç 16:00’da etrafı tamamen karanlık oluyordu. Yani hava çok
bulutlu değilse ortalama 5,5 saatlik bir “gündüz” kavramı vardı biz oradayken.
Açıkçası bu durum bize çok da depresif gelmedi. Tabii topu topu 5-10 gün
kaldık, birkaç ay bu durumda kalmak insanı depresyona ne kadar sokar şuan için
bilemiyorum. Ama yıl sonundan itibaren kuzey ülkelerinin birinde
deneyimlemelere başlayacağımızı söyleyebilirim (hmm.. konum mu değişecek
nedir...).