Açık olacağım, Helsinki’ye gelmeden önce
denizlerin böylesine donabildiğini bilmiyordum. Buz kültelerinin
oluşabileceğini tahmin ediyordum da, böyle üzerinde yürünecek kadar
donabileceğini düşünmemiştim (en azından kıta Avrupasında).
Evet, kış aylarında, ocaktan marta ayına
kadar, tabii ki hava durumuna bağlı olarak Baltık Denizi’nin üzerinde yürümek
mümkün!
Deniz üzerinde yürümek için şehirde iki popüler
nokta bulunuyor. Bunlardan biri Seurasaari’nin bulunduğu kısım, diğeri de Kaivopuisto
Parkı’nın ön kısmı.
Biz daha önceden Seurasaari’ye geziler
yaptığımız için, bu sefer de Kaivopuisto tarafını iyice gezmiş oluruz
diyerekten bu parkın olduğu kısma gittik.
Aşağıya küçük bir harita ekliyorum.
Böylelikle tam olarak nerede ne yaptığımızı kestirebilirsiniz.
Öncelikle 1 numara olarak gösterdiğim
alanda küçük bir yürüyüş yapıp denizde yürüme fikrine kendimizi alıştırdık.
Öncelikle denizde yürüyen var mı diye baktık. Vardı. Hatta çoluk çocuk kayak yapıyorlardı gördüğünüz üzere :)
Burası marina kısmı. Tabii tüm kayıkları kıyıya çekmişler.
Bir de denizin ortasında balık tutabilmek için sanıyorum delik açmaya çalışanlar vardı
Denizden iskeleye bakış :)
Hayatımda hiç dubalara yürüyerek gitmemiştim :)
Denizi kaplayan karın altına bakmaya çalıştık ama pek bir şey gözükmüyor :)
Sonrasında (haritada gözükmüyor ama) tahta
bir köprü vasıtasıyla Uunisaari adacığına (2 numara) geçtik.
Şansımıza hava da pek güzeldi. Güneşin battıyor gibi gözüküğüne bakmayın, saat 12 idi.
Burasıda denizle marina arasında bağlantı sağlayan kanallardan
Ve işte adanın diğer tarafına geçtikten sonra karşılaştığımız harika manzara. Baltık Denizi tamimiyle donmuş, tıpkı bir çölü andırıyordu.
Bu adacığa geçerken açıkçası böylesine
etkileyici bir manzarayla karışılacağımı tahmin etmemiştim. Bildiğiniz karşımda
kocaman, buzdan bir deniz, tıpkı bir çöl gibi uzanıp gidiyordu. Denizde yürüme
deneyiminden çok daha fazla etkiledi beni bu görüntü. Yan yana yüzmekte olan
buz parçaları, hafif hafif suyun yüzeyinde kıpırdıyorlardı. Manzaraya bakmak
için indiğimiz adanın kıyısında gerçekten kıyıda mıydık, yoksa bir buz
kültesinin üzerinde mi, hiçbir fikrim yok. Sadece herkesin yaşaması gereken çok
güzel bir manzara olduğunu biliyorum :)
Bu güzel manzaraya doyduktan sonra tekrar
köprüden karaya geçtik.
Biraz yürüdükten sonra 3 numarayla
işaretlediğim bölgede insanların yürüye yürüye Harakka adasına geçtiklerini
gördük. Bunun üzerine tabii ki biz de onları takip ederek adaya geçtik.
Uzaktan yürüdüğünü gördüğümüz insanlar
Ardından biz de onların geçtiği yoldan yürüdük.
Bu adacıkta da yapacak fazla bir şey yok.
Yine de denizin üzerinde yürüye yürüye adaya gitmek oldukça ilginç bir deneyim
:)
Adadan yürüdüğümüz yola ve karaya bakış.
Orada, bir arabalı vapur var uzaktaaa... Buzları yararak gidiyordu :)
Adada fotoğraflayacak birkaç küçük ayrıntı vardı tabii :)
Bu adayı da bitirdikten sonra burnu dönüp
limana doğru yürümeye devam ettik. Böylelikle gezimizi de tamamladık.
Evet burada çocukları böyle taşıyorlar :)
Sonsuza uzanıyormuş gibi gözüken iskele :)
Donmuş deniz ve iskele
Kar yığınlarının üzerinde kayan çocuklar
Limanda takılı kalmış gözüken ama her sabah ve akşam Talin'e gidip gelmeye devam eden gemi.
Her yer buz tutmuş halde :)
Ama şehrin ana alışveriş caddesi alttan ısıtmalı sağ olsun, hiç buz yok
Donmuş Deniz Üzerinde Yürümeye Karar
Verdikten Sonra Almanız Gereken Tedbirler:
Asla hareket eden buz kütlelerinin üzerine
çıkmayın;
Buzun inceldiği yerler fark edilebiliyorsa
oralara basmaktan ve gitmekten kaçının;
Diğer insanların yürüdüğü yolları tercih
edin, kimsenin yürümediği yerden yürümeyin;
Bazı yerlerde bir iki gün önceden kalma
ayak izleri olabilir, siz yine de tedbirli olup bu noktalardan geçmeyin, o gün
yürüyen insanları takip edin;
Bazı noktalarda uyarı işaretleri, ya da
nereden yürümeniz gerektiğini gösteren ipler var, bunlara uyun;
Yürüyüşe çıkmadan önce hava durumunu
kontrol edin. Çok mesafe yürümeyecek olsanız bile tedbir almakta yarar var.
Aniden tipi bastırmasın;
Çocuk ve evcil hayvanlarınızı yanınıza
alırsanız dikkatli olun;
Kendinize güvenmiyor ya da çekiniyorsanız
yürümeyin;
Dilerseniz turizm bürosunun düzenlediği
yürüyüşler var, gidip bilgi alabilir, bunlardan birin kayıt olabilirsiniz
(sanırım tur 2,5 saat sürüyor ve kişi başı 40-45 euro).
Her ne kadar buz oldukça kalın olsa ve
denizi göremeseniz de, her şeye rağmen suya düşme riskiniz bulunduğunu
unutmayın!
Örneğin burada iskeleye yakın olan kısımda buzun inceldiği gözüküyor
Burada da yine incelmiş başka bir tabaka gözüküyor. Hemen yanında ayak izleri olsa bile bu izler başka bir günden kalmış olabilir.
Aynı şekilde burada da her yöne giden ayak izleri var, ancak sık değil. Başka günden kalmış olabileceği gibi bazı macera severler de bırakmış olabilir bu izleri. Takip etmemekte fayda var
İple işaretlenmiş bir yol. Nereye gideceğinizi bilmeniz açısından faydalı.
Karlar altında gözüken buz kitleleri
Karlar altında gözüken buz kitleleri
İyi eğlenceler! :)
Not: Yukarıdaki yazı bilgilendirme
amacıyla kaleme alınmıştır. Bütün riskler, sonunda denizde yürümeye karar veren
okuyucuya aittir.
* Haritaya yakınlaşmak için farenizin sol tuşunu, uzaklaşmak için ise sağ tuşunu kullanınız.
* Her yerimi, o şehirle/ülkeyle ilgili bir yazıma bağlı. Yazıya ulaşmak için ime tıklayınca çıkan adresi kopyalayıp tarayıcınıza yapıştırmanız yeterli.
* Gezi üzerine olmayan yazılarıma ulaşmak için (örneğin konserler ve hobi yazıları) lütfen arama kutucuğunu ve üst barda bulunan 'sayfalar'ı kullanın.
İyi okumalar :)
TAKIPTE KALIN !
Dilerseniz, İpek's Photoblog'u Facebook ya da Instagram sayfalarından da takip edebilirsiniz. Sayfalara ulaşmak için ikonlara tıklamanız yeterli :)
0 yorum:
Yorum Gönder