2 Ocak 2020 Perşembe



bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

İşte yazmayı ertelediğim yazılardan biri daha :) Aslında Bilbao gezimizi taa mayıs ayında gerçekleştirmiştik ancak ben bu yazı için klavyenin başına yeni geçebildim. Yılını doldurmadan yayımlayabilirim umarım :)

Bir konferans için gittiğimiz Bilbao’da dört gün üç gece kaldık. Bilbao ya da Baskçadaki adıyla Bilbo, merkezi olarak 346 bin, genel olaraksa 1 milyon civarı nüfusa sahip, diğer İspanya şehirlerine göre bana biraz daha modern bir havası varmış gibi gelen bir şehir. Madrid – Bilbao arası trenle yaklaşık 5 saat, arabayla da yine 4-5 saat sürüyormuş. Yolculuğun bu kadar uzun sürmesinin sebebiyse elbette coğrafi yapı; trendeyken de fark edeceğiniz üzere İspanya’nın bu kısımlarında doğa oldukça dağlık. Mayıs ayının da etkisi vardır belki ama her yer daha bir yeşildi.

Trenden çekmeye çalıştığım kareler...
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Bildiğiniz üzere Bilbao İspanya’nın Bask özerk bölgesinde kalıyor ve genel olarak “İspanyollar”dan pek haz etmiyorlar. Nitekim biz de şehirdeyken bir takım olayların arasında buluverdik kendimizi. Kaldığımız otelin yakınlarındaki bir konferans salonunda, yaklaşan seçimler sebebiyle konuşma yapan, Madrid’den gelmiş bir siyasi parti varmış. Bizim haberimiz yoktu tabii, günü genel olarak şehri gezerek geçirmiş, otelimize dönüyorduk. Bir de baktık ki bu konferans salonundan dumanlar çıkıyor, tepemizde helikopterler dört dönüyor ve polis yolların hemen hepsini kapatmış. “Şuradan geçelim, olmaz buradan gidelim,” diye bir elimizde harita çevremize baka baka sonunda otelin olduğu sokağa vardık ama o da ne, sokağın bir tarafında göstericiler, çöp konteynerlerini barikat yapmaya çalışıyor, diğer tarafta ise siperliklerini kuşanan polisler bekliyordu. Hemen koşa koşa kendimizi otele attık, insan yanında çocuğu olunca böyle şeylerden daha fazla endişe duyuyormuş… Biz otele girdikten 10-15 dakika sonra kargaşa çıktı zaten. Göstericiler bir şeyler fırlatmaya, polis de gaz fişekleriyle yanıt vermeye başladı. Otel görevlileri ise katlanabilir masaları camekânın önüne yerleştirip camların kırılmasını önlemeye çalışıyordu. Elbette fotoğraf çekmek için dışarıyla çıkan turistler de vardı bu sahnenin içinde. Biz ise, camlardan olabildiğince uzak bir masa seçip akşam yemeği sipariş etmeye çalışıyorduk, çünkü o an için yemek yemeğe gidebileceğimiz bir yer yoktu ve kızımız açlıktan mızmızlanmaya başlamıştı.

Bu atışıp çatışma yaklaşık bir buçuk saat sürdü, sonra iki taraf da toparlanıp gitti. Öğrendiğimize göre gösterici Bask grup, siyasi partiye mensup İspanyollar konuşma yaparken içeri dalıp “Buradan gidin, İspanyolları istemiyoruz,” diye bağırmaya başlamış. Sonra da salonu ateşe vermeye kalkmış. Tabii polis hemen müdahale edip parti mensuplarını ve konferansı dinleyenleri dışarı çıkartmış, gösterici grubu da dağıtmaya başlamış. İşte tam bunlar yaşanırken biz de bu konferans salonunun önünden geçmeye çalışıyormuşuz.

Olaylı bir giriş yaptıktan sonra artık Bilbao’da gezebileceğiniz yerleri anlatmaya başlayabilirim :)

Bu sıralar sıkça yazdığım üzere, yanımızda küçük çocuk olduğu için genellikle müzeleri es geçmeye başladık. Ancak Bilbao sanatseverler açısından güzel bir şehir. Bir kere şehirde Guggenheim Müzesi bulunuyor. Guggenheim ailesince kurulan çeşitli müzelerden Berlin, New York gibi başka şehirlerde de bulunuyor. Resme ya da modern sanata ilginiz yoksa bile gidip müzenin ve çevresindeki heykellerin fotoğrafını çekebilirsiniz bence :)

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Museo de Bellas Artes (Güzel Sanatlar Müzesi), Euskal Museoa (Bask Müzesi, arkeoloji ve etnografyaya dayalı) ve Museo de Reproducciones Artísticas (Sanatsal yeniden üretimler müzesi) gezebileceğiniz diğer kültürel müzeler. Elbette her İspanyol şehrinde olduğu gibi bir adet Boğa Güreşleri müzesi (Museo Taurino) de bulunuyor.

Azkuna Zentroa da bir kültür merkezi. İçerisindeki sütunlar oldukça ilginçti, ayrıca sanırım eş zamanlı olarak güneşteki patlamaları gösteren bir ekran da var içeride.

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Biz Hotel Ilunion’da konakladık. Ben rezervasyon yaparken indirim vardı, normalde fiyatları nasıl bilemiyorum. Kahvaltı dâhil değildi. İlk gün zaten öğlen vardığımız için kahvaltı problemimiz olmadı. İkinci gün otelin hemen yanındaki Berton Goikoa’da bir şeyler atıştırdık, üçüncü gün yine yakınlardaki Swansea’de kahvaltı ettik ve dördüncü gün marketten aldıklarımızı tükettik. Öğle yemeklerini bir gün hariç sandviçle geçiştirdik. Şehrin tarihi kısmını gezdikten sonra merkezdeki Arenal lokantasında yemeğimizi yemiştik. Gelelim akşam yemeklerine… Bir akşam House Beef’teydik, bir akşam gösteriler yüzünden otelin lokantasında (LaKedada) yedik, bir akşam da Bermeo’da yedik. Tüm bu saydıklarım arasında en pahalısı Bermeo idi, yine de bize aşırı pahalı gelmedi. Genel olarak hepsinden memnun kaldık ve yanımızda çocuk olmasına rağmen sorun çıkartmadılar. Zaten İspanya’da genel olarak böyle bir sorunla karşılaşmadık ama yine de belirtmekte fayda görüyorum.

Bu arada aklınızda bulunsun Bask bölgesinde Tapas'a Pintxos deniliyor. Daha çok ekmek temelli atıştırmalıklar bunlar. Bize pek bir özelliği varmış gibi gelmedi. Zaten Tapas'a da çok sıcak bakmıyoruz :p Ama denemek isterseniz aklınızda bulunsun.

Kısaca konaklama ve yeme-içmeye de değindikten sonra tekrar gezilecek yerlere geri dönelim :)

Bilbao’yu genel olarak üç kısma ayırabiliriz. Bunlar eski kısım, modern kısım ve Portugalete ile Getxo kısmı. Son yazdığım yer şehrin merkezinden biraz uzakta kalan iki mahalle, orayla ilgili yazımı ayrıca yayımlayacağım. Yayımlayınca buradaki bağlantı da etkin hale gelecektir.

Bilbao yürüyerek rahatlıkla gezilebilecek bir şehir. Gezmek için sadece bir gününüz varsa belki yürümek sıkıntı olabilir zaman kaybetmemek adına.

Biz ilk olarak şehrin modern diyebileceğimiz kısmını gezdik. Burada Bilbao’nun simgesi sayılan Iberdrola gökdelenini, yukarıda bahsettiğim Guggenheim Müzesi’ni modern yapıdaki daha pek çok binayı bulabilirsiniz. 

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Yine bu bölgede benim pek hoşuma giden Casilda Iturrizar Parkı da bulunuyor. Biz gittiğimizde parktaki mor salkımlar da açmıştı, pek güzeldi. Çocukların da vakit geçirebilecekleri alanlar bulunuyor.

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Guggenheim Müzesi’nden sonra Salve Köprüsü’ne çıkıp Bilbao Nehri’nin diğer tarafından yürümeye devam ederseniz karşınıza hoş binalar çıkacak. Ayrıca gökdelen ve müzenin de güzel fotoğraflarını çekebilirsiniz bu yakadan. 

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Solda müzenin ucu ve sağda kırmızı girişiyle köprü.
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Köprünün üstünden manzara
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Bu da diğer tarafa doğru bakış. Karşıda, solda da gördüğünüz üzere asansörle aşağı inebilirsiniz, kot farkı olduğu için bayağı merdiven çıkmanız/inmeniz gerekebilir
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Bu köprünün altında aynı zamanda Bilbao itfaiyesi vardı
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Çeşitli açılardan kaplanlı bina
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Tabii göze hoş görünmeyen binalarla da karşılaştığımız oldu...
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Şehrin çeşitli yerlerinde kullanabileceğiniz tuvaletler ve çeşmeler bulunuyor.
Biz Euskalduna Köprüsü’ne kadar yürüyüp oradan otelimize geri dönmüştük. Futbolla ilgileniyorsanız bu köprü üzerindeyken Athletic Bilbao’nun stadı San Mamés’i fotoğraflayabilirsiniz.

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Şehirdeki ikinci günümüzde otelimizin bulunduğu Rodríguez Arias Caddesi üzerinden dümdüz devam ederek tren istasyonuna yürümüş, tren istasyonu yakınlarındaki Areatzako Köprüsü’nden de karşıya, eskir şehir kısmına geçmiştik. Otelden köprüye kadar yürümemiz yaklaşık 30 dakika sürdü. Sonrasında da yine yayan devam ettik, zaten eski şehir kısmı oldukça küçük.

Trenle gelmediyseniz bile istasyona girmeyi ihmal etmeyin, çok güzel bir vitray var içeride.
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Areatzako Köprüsü’nden geçerken arkanıza bakmayı unutmayın, tren istasyonunun arka kısmını göreceksiniz. Oldukça hoş bir mimarisi var. Köprünün köşesindeyse şehir tiyatrosuyla karşılaşacaksınız.

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
İstasyonun arka kısmı
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Köprünün üzerinden istasyon tarafı
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Köprünün üzerinden diğer taraf
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Yine istasyona bakış
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Tiyatro binası
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Bidebarrieta Sokağı’ndan yürümeye devam ederseniz Bilbao’nun katedraline varabilirsiniz. Genel olarak katedraller düşünüldüğünde küçük bir kilise gibi kalıyordu burası.

Sokaktan manzaralar, katedral ve katedralin önündeki küçük meydan:
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Katedralden sonra Belosticalle Sokağı’ndan devam ederek kapalı pazara (Erribera Merkatua’ya) vardık. Amacımız burada bir şeyler yemekti ancak pazar günü, içerideki şık ve pahalı görünümlü birkaç lokanta hariç her şey kapalıydı. O yüzden sadece tuvaleti kullanıp çıkmakla yetindik.

Kapalı pazar:
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Pazarın hemen karşısındaki hizada başınızı kaldırıp yukarıya bakarsanız bu çizimleri görebilirsiniz:
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

Kapalı pazarın hemen yanındaki San Anton kilisesine şöyle bir dışarıdan bakıp nehrin karşı yakasındaki binaları inceledik; ancak karşı kıyıya geçmedik çünkü San Frantzisko diye adlandırılan bu kısım pek de tekin değilmiş.

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Kilise tarafından karşıya geçmeyi sağlayan köprü
bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog
Sanırım buraya neden San Frantzisko denildiği belli oluyor :p 
Ardından Erronda Sokağı’ndan ilerleyerek Miguel Unamuno Meydanı’na vardık. Buranın hemen yanındaki Tomás Meabe Meydanı’nda küçük bir çocuk parkı var.

Sonunda da ara sokaklardan geçerek, yukarıda da bahsettiğim üzere Arenal’de yemeğimizi yedik. Açıkçası tat/fiyat olarak idare eder bir yerdi. Etraf çok temiz gözükmüyordu ama söyleyeyim…

Tüm bu yazdıklarıma ek olarak zamanınız varsa Artxanda fünikülerine binebilirsiniz.

Yazımı şehirden birkaç fotoğrafla daha bitireyim. Herkese iyi gezmeler!

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

bilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blogbilbao portugalete getxo ispanya spain - gezi seyahat blog

0 yorum:

Yorum Gönder