Bugün, yerinde duramayan veya zorunlu
olarak yeni doğan bebeğiyle uçağa binmek durumunda kalan ebeveynler için bir
yazı paylaşmak istiyorum.
Daha bebeğimiz doğmadan kara kara “Acaba
uçakta nasıl seyahat edeceğiz? Edebilecek miyiz?” diye düşünmeye ve araştırmaya
başlamıştım. Ancak pek de yolculuğun düzenlenmesine yönelik bilgiler göremedim
internette. O yüzden ilk uçak yolculuğu deneyimimizden sonra, ben de bir yazı
kaleme almak istedim. Bu yazıyı yolculuktan önce aklıma gelen sorular üzerine
kurmaya karar verdim, o yüzden soru-cevap şeklinde bir yazı okuyacaksınız.
Sizin de aklınızda olan sorular varsa aşağıya yorum olarak bırakabilirsiniz,
bilgim dâhilinde yanıtlamaya çalışırım.
Şimdiden herkese iyi yolculuklar :)
Bebeğim ne zaman uçağa binmeye başlayabilir?
Havayoluna göre değişmekle birlikte
gördüğüm kadarıyla ilk 1-2 haftadan sonra herhangi bir kısıtlama bulunmuyor.
Bebekler kaç yaşına kadar ebeveynlerinin kucağında seyahat edebiliyor?
2 yaşına kadar bebeğiniz kucağınızda
uçabiliyorsunuz. Elbette dilerseniz ek koltuk satın alabilirsiniz, ayrıca
birden fazla bebeğin bir ebeveynin kucağında oturması yasak. Yani ikizleriniz
varsa ve tek başınıza seyahat ediyorsanız en az bir tane ek koltuk satın almak
zorundasınız.
Bebekler için bilet ücreti nasıl hesaplanıyor?
“Bebek kucağımda uçacağına göre bilet parası
da almazlar artık” diye düşünmüş olabilirsiniz bir an için. Ne yazık ki,
bebeğiniz için de bir ücret ödeyeceksiniz. Büyük havayolu şirketleri bu ücreti
genellikle bebeğin birlikte uçacağı ebeveynin bilet ücretinin %10’u olarak
hesap ediyor. Yanlış görmediysem THY ve Lufthansa bu %10’u bilet ücretinin KDV
hariç tutarına göre hesap ediyor. Küçük havayolu şirketleri ise, örneğin Easyjet,
bebekler için sabit bir ücret koymuş sanırım ve bu ücret komik bir şekilde yetişkin
kişinin biletinden bile daha yüksek olabiliyor. Örneğin X şehrinden Y şehrine
kendiniz için 20€’luk bilet bulduysanız, sizinle uçacak bebeğinizden 23€
istiyorlar. Üstelik lowcost bir havayolu şirketi olduğundan bu ücretlerin
hiçbirine valiz dâhil değil, bir de onu satın almak zorunda kalıyorsunuz.
Peki bebeğin valizi nasıl hesaplanıyor?
Bebeğiniz 2 yaşından küçükse genellikle en
düşük bilet statüsü hariç bebeğinizin en fazla 1 adet 23 kiloluk bagaj hakkı
oluyor, elbette bu büyük havayolu şirketleri için geçerli, lowcostlarda valizin
ağırlığı 5kg’ma kadar düşebiliyor. Bebeğiniz 2 yaşından büyük ise bağlı olduğu
kişinin bilet statüsü neyse, bebeğinizin bilet statüsü de genellikle o oluyor.
Yetişkin kişinin biletine bir el bagajı + bir valiz dâhilse, bebeğin de aynı
hakkı oluyor. Burada dikkat edilmesi gereken ise bebeğinizin araba koltuğunu
veya bebek arabasını yanınızda taşıyıp taşımıyor oluşunuz. Bazıları bebek
arabalarını valizden sayarken, bazılarıysa ücretsiz olarak taşıyor. Birkaç hava
yolu şirketinin Avrupa içi uçuşlardaki
sistemini yazayım:
Lufthansa:
Eğer en ekonomik sınıfta uçuyorsanız:
Ne valiz ne de kabin bagajı hakkı var
bebeğin. Ancak kabin bagajı yerine 1 adet araba koltuğu veya katlanabilir bebek arabası veya yeni doğan sepetini ücretsiz olarak taşıyorlar. Yani toplam 1 parça hakkınız var.
Diğer sınıflar içinse tek bir kural var 0-2 yaş arası çocuklar için:
Aşağı vermek üzere:23 kglık valiz + 1 adet
araba koltuğu veya
katlanabilir bebek arabası veya
yeni doğan sepeti
Kabin bagajı olarak: Kabin bagaj hakkı yok
ancak yerine 1 adet araba koltuğu veya
katlanabilir bebek arabası veya
yeni doğan sepetini yanınıza alabiliyorsunuz. Yani toplamda 3 parça hakkınız var. (NOT: Biz bebeğin ihtiyaçlarını koyduğumuz bebek çantamızı kabinde
yanımıza aldık, zaten koltuk altına koyduk
rahat ulaşılabilmesi için, herhangi bir sorunla karşılaşmadık).
THY:
Doğrudan sitelerindeki tanımı yapıştırayım
:) “2 yaş altı bebek yolcuların
tüm dış hat seferlerinde bagaj hakkı, Business Class ve Economy Class’ta en
fazla 1x23 kg olabilir. Bu bagaja ek olarak 1 adet tamamen katlanabilir bebek
arabası ya da bebek puseti kabul edilir. Bu bagaj için boyut limiti 115 cm’dir. » demişler. Ne yazık ki araba koltuğu
hakkında bir açıklama göremedim.
Finnair:
0-2 Yaş arası çocukların (eğer en düşük
sınıfta uçulmuyorsa) 23kg’lık bir valiz hakkı var. Buna ek olarak bir adet
bebek arabası ve bir adet
araba koltuğunun da ücretsiz taşınabileceğini belirtmişler.
Norwegian:
Kabine herhangi bir bagaj kabul etmiyor
ancak bebekler için süt/mama alabileceğinizi söylüyor.
Aşağı vermek üzereyse sadece 5kg’lık bir
hakkınız var. Bu 5 kiloyu kendi bagajınıza ek olarak da kullanmanız mümkünmüş.
Ayrıca 1 adet araba koltuğu ve
1 adet bebek arabasını da aşağı verebiliyormuşsunuz.
Transit geçiş yaparken uçağa kadar götürdüğüm bebek koltuğunu alacak mıyım?
İşte bir başka yanıtı belli olmayan soru
:D Genel olarak ilk uçağa binene kadar bebek koltuğunuzu veya arabanızı kapıya
kadar götürüp oradaki yetkililere teslim edebiliyorsunuz. Sonrasında da uçaktan
inerken alıyorsunuz. Ancak transit yolcular bu işlemi nasıl hallediyorlar?
Özellikle de iki uçak arasında fazla vakit yoksa… Bizim durumumuz böyleydi. İki
uçak arasında sadece 50dk vardı. Biniş yaptığımız havalimanındaki check-in
görevlisi bize uçağa kadar bebek koltuğu ile gidip orada yetkililere teslim
etmemizin yeterli olacağını, sonrasında normal valiz gibi koltuğun da doğrudan
son durağa aktarma yapacağını söyledi. Bagaj muamelesi görecek olan koltuğa
böylelikle etiket yapıştırıldı. İyi ki de yapıştırılmış, çünkü koltuk bizimle
birlikte aktarma yapamadı. Valizlerimiz ikinci uçağa yetişmişti, ancak
koltuğumuz yolda kayboldu. Elbette indiğimiz yerde kayıp başvurusunda bulunduk.
Böylece koltuk 3 ayrı şehrin havalimanından geçerek bize geldi. Anlamadığım
konu şu, koltuk nasıl ve neden bu kadar tur attı? :D Münih’te aktarma yaparken
kaybolmuştu kendisi. Önce Venedik’e uçmuş, sonra Frankfurt’a uçmuş, sonunda da
Verona’ya varmış :D Tabii tüm bunları üzerindeki etiketlerden ve koltuk nerede
diye arayıp sorduğumuz görevliden öğrendik. İlginç bir deneyimdi :) Dönüşte
böyle bir sorunumuz olmadı mesela. Kısacası, koltuğunuza bagaj etiketi
taktırmayı unutmayın, ki kaybolursa bulunsun.
Bebekli aileler için en ideal koltuk hangisi?
Bu soruyu, bebeğimle seyahate çıkmadan
önce ‘tabii ki koridor tarafı’ diye yanıtlardım sanırım. Ancak gerçekler koltuk
rezervasyonu sırasında karşınıza çıkacak. Kucağında çocukla oturacak ebeveynin
genellikle pencere kenarında veya en fazla orta koltukta oturması söz konusu
oluyor. Hatta bazı uçak rezervasyonlarında boş olmasına rağmen bazı koltukları
seçemediğinizi göreceksiniz (pencere kenarı olsa bile). Bunun sebebini ise başka
bir araştırma sırasında öğrendim; bebekler için ek oksijen maskeleri sadece cam
kenarındaki veya özellikle küçük uçaklarda belirli koltuklarda bulunuyormuş.
İşte bu yüzden istediğiniz koltuğu seçemiyorsunuz ve sonrasında uçakta da
kafanıza göre yer değiştirmemeniz en iyisi.
Uçaklarda bebekler için oksijen maskesi nerede bulunuyor?
En çok aklımı kurcalayan sorulardan
biriydi bu. O yüzden paylaşmak istedim. Yanıtını bir üstteki “bebekli aileler
için en ideal koltuk hangisi” sorumda bulabilirsiniz.
Sadece sütle beslenen bebeğim için yanıma ne kadar süt alabilirim?
Uçaklarda mamayla beslenen çocuklar için
püre gibi ek gıdalar bazen bulunabiliyor, ancak bebeğiniz sadece sütle
besleniyorsa uçaktan ek süt/formül süt bulmanız mümkün değil.
Bizim kızımız hem anne sütü, hem de ek
sütle besleniyor. Yolculuk sırasında kendisini emziremezsem, memeyi reddederse
veya açlığı dinmezse diye yanımıza ek süt almamız gerekiyordu. Üstelik
yolculuğumuz transit olduğundan en az 6 saat sürecekti ve açılan bir sütü de en
fazla 1-2 saat içinde tüketmemiz, yoksa atmamız gerekiyordu. Biz ne olur ne
olmaz diye yanımıza 6 tane 200ml’lik süt almaya karar verdik; ancak bu noktada
aklımıza bir soru takıldı: ‘Güvenlik kontrolü’. Evet, havalimanlarındaki
güvenlik kontrolünü nasıl geçecektik sütle? 100ml’lik süt yoktu ve olsa bile
yanımıza en fazla kaç tane alabilirdik acaba?
Bu sorunun yanıtı aslında basitmiş. Yanınıza
dilediğiniz kadar kapalı pakette süt alabiliyorsunuz. Süt paketinin ml’si de
önemli değil. Önemli olan sütün orijinal kutusunda olması; yani – buraya dikkat
- yanınıza kendinizin sağıp sakladığı sütleri alamıyorsunuz! Biberondaki hazır
sütünüzün de atılma ihtimali var. Ancak onun dışında biz hiçbir uyarıyla
karşılaşmadık süt miktarı konusunda. Sonuç olarak 12 saatlik uçuşa gidiyor
olabilirsiniz, uçağınız rötar yapar da sütsüz kalırsanız diye endişe ediyor
olabilirsiniz ve hatta bizim gibi “ikinci uçağı kaçırırız da sonra
havalimanında süt falan bulamayız” diye düşünüyor olabilirsiniz. O yüzden
sanırım süt miktarı konusunda bir sıkıntı yok.
Yalnız buraya bir parantez açayım, bu
havalimanı kontrollerini Avrupa standartlarına göre yazdım. ABD veya Çin gibi Asya
ülkelerine gidiyorsanız kurallar değişiklik gösteriyor olabilir. Siz yine bir
kontrol edin.
Bebeğimin altını nerede/nasıl değiştireceğim?
Açıkçası yolculuğa çıkmadan önce en çok
korktuğumuz konulardan biri de bebeğin altını uçakta değiştirmekti. Neyse ki
korktuğumuz kadar kötü olmadı. Biraz el çabukluğu ile işi hallediyorsunuz. Bu
noktada dikkat etmeniz gereken bence iki şey var. Öncelikle kendiniz de
yanınızda taşınabilir bir alt değiştirme örtüsü bulundurmayı unutmayın. İkinci
olaraksa bebeğinizin boyu 60cm civarındaysa büyük ihtimalle elleri kolları
kafası sağa sola dokunacak, buna hazırlıklı olun. Açıkçası kimse çocuğu
tuvalette sağa sola dokunsun istemez, ancak uçak tuvaletleri malumunuz çok
küçük. Başının altına vs koyacak bir şeyler ayarlayabilirsiniz isterseniz.
Avrupa’daki havalimanlarının çoğundaysa
artık aile tuvaletleri neredeyse zorunlu. Böylece çocuğun altını sadece anne değil,
baba da değiştirebiliyor. Özellikle Frankfurt’ta aileler için yapılmış kocaman
tuvaletlere rastladık pek güzeldi ferah ferah :D
Yolculuk nasıl geçecek? Kâbus olacak mı?
Evet, sanırım herkesin korkulu rüyası bu;
acaba bebeğim ağlayacak mı? Diğer yolcuların tepkisi ne olacak? Açıkçası bu
durum tamamen bebekten bebeğe ve uçuştan uçuşa değişen bir şey. Kendinizi her
türlü duruma hazırlayın elbette. Bizim bebeğimiz gidişimizde mışıl mışıl
uyurken, dönüş uçağında yaygarayı kopartacağı tuttu. Sanırım bunda dönüş
uçağının gece geç bir saatte olması da etkili oldu. Size tavsiyem mümkün olan
en kısa rotayı seçin (özellikle transitle gidecekseniz) ve bilet alırken bebeğin
uyku saati olabilecek saatleri es geçin. Eğer bebeğiniz 3 aylıktan küçükse
çevresiyle ve oyuncaklarla pek/hiç ilgilenmeyecektir o yüzden yanınızda çuval
çuval oyuncak taşımayın. Karnı tok, altı temiz ise ve ağlamaya devam ediyorsa
kucağınıza alıp koridorda veya uçağın arka kısmında kendisini sakinleştirmeye
çalışabilirsiniz. Biz neyse ki anlayışlı yolcularla seyahat ettik. Uçağımızda
bizim bebeğimiz dışında ağlayan bir-iki bebek ve mırlayıp duran bir kedi vardı
ama kimsenin ses ettiğini duymadık.
Harika anlatmışsin. #bebekliucakyolculugu gibi şeyler ekliyorsun yazina di'mi? Yani bu dipsiz kuyuda yazin bulunsun diye... şu gezen bebek arabasinin öykusu de guzel olurmuş. Sevgiler.
YanıtlaSilEvet :) Tesekkürler. Bebek arabasi olayi biraz sinir bir durum olmustu neyse ki cok uzun sürmeden kavusmustuk 3 günde :)
Sil